Onlar Cennet Mahallesi’nde yaşıyor. Ancak bu cennette şartlar oldukça soğuk. Rüzgar evlerin duvarlarıyla dans ederken içeriye sızar yavaş yavaş. Tek göz odalarda soba ile ısınırken kimisi mum ışığında geceyi karşıkıyor, kimisi bir bardak su için mahalle çeşmesine gidiyor. Evleri başka birisinin arsası üzerinde diye her an evlerinden olma korkusu var. Henüz kök salamamışlar desek yerinde. Onlar kışı ve 2017’yi adı Cennet olan mahallede karşılayacak. Ve istedikleri sadece sıcak yuva olacak bir ev.
2016’nın soğuk ve zor geçtiğini dile getiren mahalle sakinlerin rüzgarın girmediği ev ve sürekli çalışabilecekleri iş istiyorlar.
2016’nın cenneti ço soğuk…
2017’yi adı cennet olan mahallede zor kış şartlarıyla karşılayan mahalle sakinlerinin evleri derme çatma halde. Çoğu evlerini anlatırken çadır diyor ancak, şartlar imkan verdiği kadar örülmüş duvarların da kestiği kadar soğuk rüzgarlara meydan okuyabiliyorlar. Küçük çocukların ısınamadığı tek göz odalarda sobalar yanıyor gürül gürül lakin rüzgar da bir o kadar gaddar. İki çocuğu olduğunu dile getiren bir mahalle sakinine çocuklarında gazetemiz için bir poz verir misin sorusuna aldığımız cevap ise “Çocuklarım hastanedeler, çünkü soğuktan üşüttüler hasta oldular.” oluyor.
Su ve elektrik yok
Mahallede birçok evde elektrik ve su yok. Maalle çeşmesinden su, mumdan ışık ile bekliyorlar Babaeski cennetinin köşesinde soğuk rüzgarların altında 2017’yi. Belki bir umut olur yeni yıl. Belki de onlar da havai fişekleri izleyen karanlıktaki vatandaşlar arasında kalacak yine. Umutlar yine bir başka zamana ertelenecek, ancak seslerinin duyulmasını istiyorlar. Unutulmamak istiyorlar. İş ve aş istiyorlar.
“Zor şartlardayız…”
38 yaşında iki çocuk babası Bülent Yapsıklı, zor şartlarda çocuklarını büyüttüklerini dile getirerek “Doğdu doğalı bu evde yaşıyor. Evimiz sobayla ısınıyor. Devletimizin verdiği kömürlerle ve dere boyundan topladığımız odunlar ile ısınıyoruz. Ona da ısınıyor deniyorsa tabi ki. Muhafazalı değil evlerimizi. Çalı çırpıyla ısıtmaya çalışıyoruz.” dedi.
“Sıkıntı çok”
Devletin kendilerine sahip çıkmasını belkediğini dile getiren 38 yaşındaki baba “Geçim sıkıntısı, işsizlikten yana olsun, ev sıkıntısı olsun sorunlar çok. Bizim tek amacımız bize yaşayabileceğimiz doğru düzgün, çoluğumuz çocuğumuzla sığınabilieceğimiz bir ev. Devletin bize sahip çıkmasını istioruz. Unutulmamak. Unutulduk gittik buralarda.” sözlerini dile getirdi.
“2017’ye umutlu girmek istiyoruz”
Yaklaşan yeni yıla umutla bakmak istediklerini dile getiren Bülent Yapsıklı “2017’ye umutlu girmek istiyoruz. Sağlıksız derecede büyütüyoruz biz çocuklarımızı. Etrafa bir bakın. İki çocuğum var ikisi de hastanede şuan.” şeklinde konuştu.
Mahalle çeşmesi başında rastladığımız 27 yaşındaki Ayşe Omuş’un da iki çocuğu var. Okula giden evlatlarıyla yaşadıklarını anlatan 27 yaşındaki anne, “Suyun ve elektriğin olmadığı tek göz odada yaşıyorum. Yaşadığımız yer mumla aydınlanıyor. Elektrikği bırak çeşmemiz yok. Mahallelinin ortak kullandığı çeşmeden su alıyoruz. Bizim istediğimiz şey devletimiz bize sahip çıksın. Yani biz başka bir şey istemiyoruz. Bu gün beygir arabamızı koşuyoruz çöplerden kağıt, metal topluyoruz. Gelen 3-5 kuruşla evimize bir şeyler almaya çalışıyoruz. Bazen aç yattığımız geceler bile oluyor yani. Devletimizin bize sahip çıkmasını istiyoruz.” sözlerini dile getirdi. Okuldan gelen çocuklarına ilk olarak ödevlerini yaptırdığını ifade eden Omuş, “Gece elektirk yok o yüzden önce derslerini yaptırıp sonra oyun oynamaya salıyorum.” dedi.
“Havalar soğuk yakacağımız kıt”
Eşinin sürekli bir işi olmadığını ifade eden iki çocuk annesi Omuş, mahalle çeşmesinden eve su taşımanın zorluklarını anlatırken “Yarın öbür gün kar yağdığında her yer çamur olacak. O zaman bu suyu eve götürmek o kadar zor oalcak ki. Havalar soğuk çocuklarımız küçük zaten yakacağımız da kıt. Meradan odun topluyoruz, sobamızı öyle yakıyoruz. Eşim hammallık yapıyor, bazen iş çıkmıyor. Devamlı bir işi yok. Aş ve iş istiyoruz. Devletimiz bize birer ev versin. Yaşadığımız yer tek göz oda.” sözleriyle anlatıyor yaşadığı hayatı.
“Onlar için bir umut ışığı yakın”
Babaeski Romanlar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Zünbül, zor şartlara maruz kalan vatandaşların durumunu kabullenemediğini dile getirerek “Öncelikle bir insan olarak bu şartlarda yaşayan insanları görmek beni rahatsız ediyor. Bu durumda çocuklarını yetiştirmeleri bir kenara kendi hayatlarını devam ettirmeleri bile çok zor. Onlar için başlarını sokacakları bir yuva ve sürekli çalışabilicekleri bir iş sahibi olmalarını istiyoruz. Hayata karşı şuan bir sıfır gerideler, gelecekleri için umutlarını yaşatmaları nasıl beklenebilir ki. 2017 onlar için soğuk ve korku dolu olmasın istiyoruz. Yetkililer vatandaşlarımız için harekete geçerek yeni yılda onlara bir umut ışığı yaksın istiyoıruz.” sözlerini dile getirdi.