Ana Sayfa Gündem, Politika, Siyaset 24 Temmuz 2023 596 Görüntüleme

‘’Cumhuriyetimizin tapu senedi Lozan Antlaşması’nın  100.  yıldönümünü kutluyoruz’’

CHP Babaeski İlçe Başkanlığı, Lozan Barış Antlaşması’nın 100.yıldönümü münasebetiyle 24 Temmuz Pazartesi günü saat 19.00’da CHP Babaeski İlçe Başkanlığı önünde partililerle buluşarak İnönü Anıtına geçti.

Lozan Barış Antlaşması’nın 100.yıldönümünde saat 19.23’te İsmet İnönü Anıtına çelenk sunumu ve basın açıklaması gerçekleştirildi. Programa; CHP Babaeski İlçe Başkanı Erol Mutlu, CHP Kırklareli İl Başkan Yardımcısı Deniz Kılıç, CHP Babaeski İlçe Sekreteri Salih Çatıkkaş, CHP Babaeski İlçe Başkan Yardımcısı Yıldıray Aksu, Belediye Meclis Üyeleri Aykut Tapar, Ersin Çoban, Nuray Öner Polat, CHP Babaeski İlçe Kadın Kolları Başkanı Alev Yayak ve yönetim kurulu üyeleri, CHP Babaeski İlçe Gençlik Kolları Başkanı Emirhan Bülbül, Akademisyen Ali Çakır ve partililer katıldı.

CHP Babaeski İlçe Sekreteri Salih Çatıkkaş’ın sunumunu gerçekleştirdiği tören CHP Babaeski İlçe Başkanı Erol Mutlu’nun İnönü Anıtına çelenk sunmasıyla başladı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla program devam etti. CHP Babaeski İlçe Başkanı Erol Mutlu, Lozan Barış Antlaşması’nın 100.yıldönümü ve 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı için basın açıklaması gerçekleştirdi.

Basın açıklamasında;

‘’Değerli Basın Mensupları,

Bugün emperyalizme karşı verdiğimiz Kurtuluş Savaşımızın zafer belgesi, Cumhuriyetimizin tapu senedi Lozan Antlaşması’nın  100.  yıldönümünü kutluyoruz.

Bugün tarihi bir gün. 780 bin kilometrekarelik ülke topraklarımızın, Türkiye Cumhuriyeti’ne ait olduğunu egemen devletlere kabul ettirdiğimiz bir   gün.

Lozan Barış Antlaşması’yla;

– Emperyalist güçlerin aralarında pay etmeye yeltendiği vatanımızın sınırları zaferimizle çizildi.

– Kapitülasyonlar kaldırıldı. Ekonomimiz millileştirildi. İç/dış borçlarımızı ve kaynaklarımızı denetleyen Düyun-ı Umumiye belasından kurtulduk. İktisadi bağımsızlaşmanın önü açıldı.

– Yunanistan’da kalan Türk azınlığının  hakları güvence   altına  alındı.

– Kıyılarımıza yakın adaların gayri askeri statüsü  teyit edildi.

Lozan, topraklarımızı karış karış bölen, yoksul halkımızın tüm varlığını yabancı güçlerin insafına terk eden, saltanatın tacını ve tahtını korumak adına halkı kendi yurdunda esire dönüştüren, Sevr Anlaşması’nı tarihin çöplüğüne atan diplomatik zaferin adıdır.

Cumhuriyetimizin ve partimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi: “Lozan  Barış Anlaşması,  Türk  Ulusu’na  yüzyıllardan  beri  hazırlanmış ve Sevr Anlaşması ile tamamlandığı  sanılmış  büyük  bir  suikastın  yıkılışını  anlatan bir  belgedir.   Osmanlı  tarihinde  benzeri  bulunmayan  bir siyasal  utku  eseridir”.

Lozan saltanat sevdalılarına, emperyalizme,  mandaya  karşı Mücadelemizin zaferle taçlandırdığımızın belgesidir. Lozan, dünya  üzerinde saygın bir ülke olarak yer almamızın teminatıdır. Lozan’ı hafife alan, subjektif ve maksatlı söylemlerin nesnesi haline getiren, hatta kinle yaklaşanlar, İnönü’ye, onun üzerinden Atatürk’e, Cumhuriyetin kurucu kadrolarına ve değerlerine düşmanlık  etmektedir.

Özgürlüğümüzün ve bağımsızlığımızın tapu senedi olan Lozan’a giden süreci inşa eden ve antlaşmayı hayata geçiren başta Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve 2’nci Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız İsmet İnönü ile milli mücadele kahramanlarımızı saygı ve minnetle  anıyoruz.

 Kurucu değerlerimiz ve kurucu  kadrolarımızın hedef ve  idealleri,  geçmiş   100 yılda olduğu gibi önümüzdeki yüz yıllarda da vazgeçilmez yol göstericimiz olmaya devam edecektir.

Biz, CHP olarak, Kanun Teklifimizi Meclis Başkanlığına sunduk. Lozan Antlaşması’nın imzalandığı 24 Temmuz resmi bayram olarak  kutlanmalıdır.

24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı için gerçekleştirilen basın açıklamasında şunlar söylendi;

Değerli Basın Mensupları,

Bugün aynı zamanda basında sansürün kaldırılışının 115. yıl dönümü. 24 Temmuz’un basın için bayram olmaktan çoktan çıktığı günleri yaşıyoruz. Ne yazık ki, basında sansürün kaldırıldığı 1908 istibdat koşullarından çok daha kötü koşullarla karşı karşıyayız.

Gazetecilerin, basın emekçilerinin dövüldüğü, tehdit edildiği, hapse atıldığı; basın kurumlarının kapatıldığı; ekranların karartıldığı; erişim engellerinin fikir suçlarının sansürün ve soruşturmaların olağanlaştığı bir dönemden geçiyoruz.

Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 180 ülke arasında 2002 yılında 100. sıradayken bugün 165. sıraya kadar gerileyen ülkemizde, basının durumu demokrasimizin de içler acısı durumunu gözler önüne  sermektedir.

İktidar, geldiği günden beri Türkiye’ de halkın haber alma hakkını yazılı, görsel ve sosyal medya üzerinden sistemli olarak gasp ederek, toplumu dizayn etmeye çalışmaktadır. Gazeteci adı altında satın aldığı yandaşlarıyla adaletsizliği, haksızlığı, yolsuzluğu ve yoksulluğu görünmez kılmaktadır.

Unutmayalım ki, Çin’den sonra dünyanın en büyük gazeteci hapishanesi olan Türkiye’ de, bu sorun sadece gazetecilerin değil; tüm toplumun sorunudur.

Biz, CHP olarak, özgür medyayı ve dolayısıyla halkın haber alma hakkının gasp edenlere; basın emekçilerinin sendikal haklarını en alt seviyelere indirenlere; korku, sansür ve hapis üçgeninde basını tehdit edenlere karşı, kalemini satmayan, gazeteciliğin meslek ilkelerine ve etiğine sahip çıkan saygın ve özgür gazetecilerin yanında olacağız’’ denildi.

Haber: Erhan Ertürk

İstiklal Marşı okunurken yoldan geçen vatandaşlar saygı duruşunda bulundu.

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Tema Tasarım | Osgaka.com