Yarın yapılacak olan Yağlı Tohumlar seçimi öncesinde Babaeski Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı ve Trakya Birlik Üst Yönetim Kurulu Adayı Şahin Arslan gazetemize önemli açıklamalarda bulundu.
Haber: Umut AL
Arslan açıklamasında şunları söyledi; “17 Kasım’da Babaeski’de yapılacak Yağlı Tohumlar Genel Kurulu seçimleri öncesinde merkez ve köylerde sürdürdüğümüz seçim çalışmalarımızda ve ortaklarımızla birebir yapmış olduğumuz görüşmelerde tarafımıza iletilen “Şahin Arslan’ın birlikte hareket ettiği ekip kazanır ise; Trakya Birlik Yağlı Tohumlar Kooperatifi seçimlerinden sonra kayyum atanır” ifadesini sebebiyle bu açıklamayı yapmam bir zorunluluk haline gelmiştir.
Kooperatifler amaçları doğrultusunda çalışmalarını sürdürürler. Ancak 25 yılda gelinen noktada “amaç” olmaktan çıkıp, yöneticilerin menfaati yönünde “araç” olarak hizmet vermektedir.
Kurdukları saltanatın sarsılacağını anlayanlar endişeye kapılarak ortaklarımızın özgür iradeleriyle kullanacakları oylarına hipotek altına almak için bu tür asılsız ve hukuksuz iddialarda bulunmaktadırlar.
Bu iddialara cevap olması açısından 2016 yılında üzüm üreticilerinden TARİŞ’e kayyum talebini üreticilerimize örnek vererek açıklamak isterim.
TARİŞ’in kuru üzüm fiyatını açıklamaması üzüm üreticiler TARİŞ’e kayyum atanmasını talep etmişlerdi.
Kayyum birliklerin zarar etmesi, usulsüzlük olması üreticilerden gelen şikayetlerin değerlendirilmesi ve mahkeme kararıyla mümkün olmaktadır. Bizim üst yönetime gelmemiz halinde bu şartların hiç biri oluşmayacaktır.
25 yıllık kooperatifçilik anlayışlarında birinci görevleri ortaklarımıza ekonomik güç sağlamak, sorunlarını çözmek anlayışından uzaklaşanlar, ortaklarında, kooperatifin sahibi olma duyusundan uzaklaştırmıştırlar.
Şeffaflığını yitiren yönetim anlayışı, ortaklar arasında yönetime karşı “güven” duygusunun yitirilmesine neden olmuştur. Yapacakları yatırımlarla istihdam imkânı yaratmak olması gerekirken, kendi yakınlarına kol kanaat gererek bu amacından uzaklaşmıştır.
Emekten yana, üretimden yana örgütlenen bu uğurda mücadelesini sürdüren” gerçek üreticilerin” ayak seslerinden ürkenler, asılsız iddialarla ortaklarımızın üzerinde korku imparatorluğu kuramayacaklardır. Buna müsaade etmeyeceğiz.”
