ADD Babaeski Şube Başkanı Binnur Güdücüler, 15 Temmuzda gerçekleştirilen ve Yüce Milletimizin göstermiş olduğu birlik beraberlik ve kararlı duruşuyla püskürtülen darbe girişimi ile ilgili olarak gazetemize açıklamalarda bulundu.
Binnur Güdücüler yaptığı yazılı açıklamada şunları kaydetti;
“Her darbe, ülkemize devletimize halkımıza zarar vermiştir. Darbenin askerîsi de, sivili de zararlıdır. Darbeler, millî kimliğe ve millî iradeye, millî menfaatlerimize aykırıdır. Darbeler tarihî devamlılığa karşıdır. Darbe kopukluk demektir. Darbe yıkım demektir. Her darbe ülkeyi devleti geriye götürmüştür. Ülkedeki olumsuzluklar darbe ile değil, hukuk ve meşruiyet içinde giderilmelidir. Darbe ıslah etmez, iyileştirmez, kötü eder, fitne ve fesada yol açar, 27 Mayıs 1960. 12 Mart 1971. 12 Eylül 1980.28 Şubat 1997 askeri darbeler olmuştur ve 15 Temmuz’da yapılan darbede darbeciler başarılı olsaydı ,şu an ülkemiz çok gerilere giderdi,toparlanmamız çok güç olurdu ,Darbelerin zararlarını bu halk yaşarak gördü,tarihte ilk defa darbe girişimine herkes tek yürek oldu, darbeye karşı millet olarak bir olduğumuzu dünyaya çok iyi vurgulayalım. Darbeye karşı bütün siyasi partilerimiz CHP ,MHP, AKP ve diğer siyasi partiler bir bütün olmuştur. Her düşünceden insanı kazanmak önemlidir. Türkiye’nin sadece bir kesimine değil herkesin ruhuna hitap edecek hizmetler olmalıdır. Türkiye’nin parçalanmasını ve işgalini hedefledikleri için bu darbe sadece ön hazırlık olarak milleti tedirgin etmek için yapılmış olabilir? Darbe girişimi, Türkiye’nin işgaline ve BM müdahalesine zemin hazırlayacak olaylar içinde yapılmış olabilir? Buna çok dikkat edilmelidir. Darbeler Türkiye’yi her seferinde adeta felç etmiştir geriye götürmüştür. Bir sorun varsa darbe çözüm getirmez sorunu daha da büyütür.
“Türk milleti olarak bu oyunlara asla gelmeyeceğiz”
Asker ocağı mübarek bir ocaktır, kutsaldır. Ordumuz bizim göz bebeğimizdir, asker içinde hata yapan çıkabilir. Bu, kahraman soylu ordumuza asla leke getirmez, asker asla halkına karşı acımasızlık yapmaz. Halkı tankla ezecek kadar nefret dolu olan ajanların kimler olduğu tespit edilsin, cezaları verilsin, halkın meydanlara çıkmasıyla içlerine sızan provokatörler, terör örgütleri, hiçbir şeyden haberi olmayan rütbesiz Türk askerlerini şehit ettiler, halkın üzerine ateş emri veren, silahsız teslim olan Türk askerine ,şiddet gösteren ,şehit eden ,insan vasfına sahip olamaz, bu vicdansız zihniyete sahip olanlara yazıklar olsun, ALLAH böyle insanlardan bizleri korusun,vatanımızı korusun.
Bu yapılan girişim Türkiye’ye karşı bir işgal denemesidir. Alınacak tedbirlerin de işgal tehlikesine karşı olması gerekir. Dış güçler ülkemizi rahat bırakmıyor,birilerini kullanarak ,ülkemizi bölmeye,birbirimize karşı kışkırtmaya çalışıyorlar, her yolu deniyorlar. Türk milleti olarak bu oyunlara asla gelmeyeceğiz.
Sürekli gündeme getirilmeye çalışılan Başkanlık sistemi, şu an Türkiye için uygun değildir. Başkanlık sistemi mutlaka beraberinde bölünmeyi getiriyor ve darbelere daha açık sistemdir. Türkiye modern ileri bir ülkedir. Türkiye de İdam diye bir cezada olamaz. TBMM den böyle bir karar çıkar mı ? zaman gösterecektir. Ülkemizde kalite eksikliği vardır. Önemli bir sorundur, eğitim, sanat, felsefe, inanç, yaşam vs. hızla kalitenin arttırılması için tedbir alınması gerekir. Kaliteli ülkelerde darbe yapamıyorlar. Düşüncesi , inancı, partisi ne olursa olsun hepimiz darbeye karşı elele olacağız. Hayatını kaybedenlere ALLAH tan rahmet diliyorum,yaralılara acil şifalar diliyorum,Sevginin bütün yüreklerde tüm dünyaya hakim olması dilerim,
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK Diyor ki;
- Bugün hepimize düşen ortak görev; ulusal değerlere, bilince, Cumhuriyet’e sahip çıkmak, Çanakkale’yi, Kurtuluş Savaşı’nı kazanan ruhu korumak ve bu bilinci gelecek kuşaklara aktarmaktır. Türk Ulusu dili, kültürü, tarihi ve saygın kimliğiyle aydınlık yarınlara el ele güçlü biçimde yürüyecektir.”
“Kendiniz için değil, bağlı bulunduğunuz ulus için elbirliği ile çalışınız. Çalışmaların en yükseği budur.”
“Milletlerin tarihinde bazı dönemler vardır ki, belli amaçlara erişebilmek için maddî ve manevî ne kadar kuvvet varsa hepsini bir araya toplamak ve aynı doğrultuya yöneltmek gerekir. Yakın yıllarda milletimiz, böyle bir toplanma ve birleşme hareketinin önemli sonuçlarını kavramıştır. Memleketin ve devrimin, içeriden ve dışarıdan gelebilecek tehlikelere karşı korunması için, bütün milliyetçi ve cumhuriyetçi kuvvetlerin bir yerde toplanması gerekir. Aynı cinsten olan kuvvetler, ortak amaç yolunda birleşmelidir.” (Hicran SÜNGÜ)
