Partisinin grup toplantısında konuşan Başbakan Binali Yıldırım çiftçilerin merakla beklediği buğday alım fiyatlarını açıkladı.
Başbakan Binali Yıldırım’ın ” 2016 yılı için Anadolu kırmızı sert ekmeklik buğdayın alım fiyatını 910 lira, ton başına belirlemiş bulunuyoruz. Bu fiyata, kaliteye göre yüzde 7’ye kadar ilave prim uygulanacak, bundan böyle Ofisin ürün alımlarında üreticiden ton başına kestiği boşaltma ücretini de kaldırmış bulunuyoruz.” Açıklamasının ardından kendisiyle görüştüğümüz Babaeski Ziraat Odası Başkanı Şahin Arslan , verilmesi gereken fiyat 1 liranın üzerinde olmalıydı diyerek şunları dile getirdi;
“2016 yılı buğday sezonu tüm üreticimize, çiftçimize hayırlı olsun. Bizim ziraat odası olarak 2016 buğday üretim raporumuzda gördüğümüz; sulu tarımda 470 binin üzerinde verim aldığımızda 930 kuruş maliyetimiz var. 350 kg verim aldığımızda 1 lira gibi bir maliyetimiz var. Yani ortalama 2 kilo sulu ya da kuru buğdayın maliyeti 1 lira civarında. Tabii ki iklim şartlarından gereği kalite olarak ürünlerimizin bu yıl iyi olduğunu gözlemlemekteyiz ve yine rekolte aynı şekilde yüksek. Buralarda ortalama daha yüksek verimler alsaydık en azından çiftçimiz % 20 karla hasadını yapmış olacaktı, bir dahaki seneye de hazırlıklarını yapmakta kolaylık yaşayacaklardı.
Toprak Mahsullerinin alım politikalarıyla ilgili çalışmalarda ziraat odasının tüm başkanları olarak Ankara ve Genel Müdürlük ziyaretlerimiz oldu.T ürkiye Ziraat Odaları Birliğinin de bu konuda bizlere çok katkısı oldu. Toprak Mahsullerinin alım müdahalesinde bulunması gerekliliğini hepimiz anlattık. Serbest piyasaya buğday gibi stratejik bir ürürünün bırakılmaması gerektiğini söyledik. Dosyalarımızı teslim ettik. Dönüşü de toprak mahsullerinin alımına başlamasıyla beraber yerini bulduğunun düşüncesindeyiz.
Biz de en son 16 Haziran günü üreticimizin ve çiftçimizin toprak mahsulleri ofisinin alım esaslarıyla ilgili bilgilendirme toplantısı yapmıştık. Babaeski Ajans Amirimiz de o toplantıya katılmıştı. Orada gerekli açıklamalar yapılarak üreticiler bilgilendirildi. Ancak üreticimiz düşük fiyat verileceğinden tedirgin oldu.
“Trakya bu sene iyi durumda”
Trakya’da bu sene verim düzeyi gayet güzel. Trakyamız Türkiye’nin kilometre karesi olarak % 5’ine sahipken katkı olarak da ortalama %1o katkı veriyordu. Ama bu yıl Türkiye ortalamasının %15’i katkı veriyor. Bu bizim için sevindirici bir haber. Çünkü buğday demek ekmek demek para demek, dolayısıyla piyasamız hareketlenecektir. Ama bizim fiyat beklentimiz 1 liranın üzerinde olmasıydı.
Ankara’ya giderken de bizim yollarda izlediğimiz kadarıyla da oralarda ki ürünler gerçekten çok zayıf. Adana Konya Akdeniz ve hatta Ege Bölgesi’nden istişare yaptığımız odalarla da, orada ki verimlerin daha düşük olacağı hasat yapılmış bölgelerde de az olduğu görüldü.
Şöyle bir beklenti var. Türkiye’nin toplam buğday üretim değeri geçtiğimiz yıl yaklaşık 24 milyon ton civarındaydı. Bu yıl 18 Milyon ton gibi bir rekolte oluşması bekleniyor ama bu daha da aşağı düşecektir. Burada önemli olan hiç değilse iç piyasada ki dinamikler azalıncaya ya da ihtiyaç olana kadar ithalatı açmamak. Yani özellikle sezonda ithalat açılmamalı. Ya da buğday fiyatlarının taban fiyatlarını alt limitlerini tutacaksanız o 0.5 kuruş olan desteklemeyi mutlaka artırmalısınız. Çünkü üretim maliyetleri çok arttı. Son 10 yıla baktığımızda üretim maliyetlerinde ki artış yılda % 20 iken, buğday fiyatlarına verilen taban fiyat ya da kendiliğinden belirlenen serbest piyasada oluşan rakamlar %5 ile % 7 arasında kaldı. Dolayısıyla bu süreç böyle geliştiği zaman çiftçinin mağduriyeti artıyor. (Hicran SÜNGÜ)