Ana Sayfa Gündem 16 Kasım 2019 733 Görüntüleme

Diyabet her aileyi ilgilendirir

Haber: Umut AL – Ercan ÜLGER

Babaeski Devlet Hastanesi’nde 14 Kasım Dünya Diyabet Günü ile ilgili hasta ve hasta yakınları bilgilendirildi.

Babaeski Devlet Hastanesi’nin poliklinik katında açılan stantta hastane yetkilileri tarafından hasta ve hasta yakınlarına diyabet konusunda farkındalık yaratmak amacıyla eğitim verildi ve broşürler dağıtıldı.

Babaeski Devlet Hastanesi tarafından diyabet ile ilgili yapılan açıklamada şunlar kaydedildi; “Diyabet, kandaki şeker düzeyini dengeleyen insülin hormonunun; eksikliği ve/veya yeterince salgılanmasına rağmen, vücutta kullanılamaması sonucu oluşan kronik metabolizma bozukluğudur.
Karbonhidratlar Vücudumuzda Nasıl Kullanılır?
• Karbonhidratlı besinler sindirildikten sonra bağırsaklardan emilerek ŞEKER olarak kana geçer.
• Şeker, karaciğer ve kaslarda GLİKOJEN olarak depolanır.
• Beyin şekeri depolamaz fakat sürekli olarak kullanır.
Pankreas: Midenin arkasında karın içine yerleşmiş bir organ olup vücut için önemli enzimleri ve hormonları üretir. İnsülin de bunlardan biridir.
İnsülin: Vücutta enerji dengesini kontrol eden bir hormondur. Görevi, kandaki şekerin hücre içine girmesini sağlamaktır. Hücre içine giren şeker, enerji kaynağı olarak kullanılır. Böylece kanda şekerin yükselmesi de önlenir.
Normal Kan Şekeri Değerleri
En az 8 (ideal olarak 10) saat aç kaldıktan sonra ölçülen şeker düzeyine, ‘açlık kan şekeri’ adı verilir. Normal değeri; 70-100 mg/dl’dir. Yemeğe başladıktan 2 saat sonra ölçülen kan Şekerine ‘tokluk kan şekeri’ adı verilir ve normal koşullarda 140 mg/dl’nin altında olması gerekir.
Diyabetin Tipleri
Diyabetin dört tipi vardır:
1. Tip 1 diyabet
2. Tip 2 diyabet
3. Gebelik diyabeti
4. Diğer hastalıklara veya durumlara eşlik edebilen Özel diyabet şekilleri
Hastalar ve sağlık çalışanları arasında genel olarak tip 1 ve tip 2 diyabet tanımlamaları kullanılır. Tip 1 diyabet, genellikle erken yaşlarda başlar, tanıdan itibaren mutlaka insülin kullanılmasını gerektirir. Tip 2 diyabet, genellikle daha ileri yaşlarda (35 yaş ve üzerinde) başlar. Ortaya çıkışında sağlıksız yaşam biçimi davranışları ve aile öyküsünün etkili olduğu, tedavi edilebilen bir hastalıktır.
Diyabetin Belirtileri
Diyabetin sık görülen başlıca klinik belirtileri; çok su içme, çok idrara çıkma, gece sık idrara çıkma, çok yemek yeme, ağırlık artışı veya zayıflama, bulanık görme, kadınlarda vajinal kaşıntı, halsizlik ve yorgunluktur.
Diyabet ve Gizli Diyabet Tanısı
Diyabet tanısı koymak için üç farklı test kullanılabilir: Bunlar; diyabet belirtileri, olan bir hastada rastgele bir zamanda ölçülen kan glukozu, açlık kan şekeri Oral Glukoz Tolerans Testinde 2. saat kan glukozu ve HbA1c (glikozillenmiş hemoglobin A1c) ölçümüdür. Başvuran kişideki belirtiler ve bu test sonuçları doğrultusunda diyabet tanısı konulur.
Diyabet Kontrolünün Önemi
Amaç, kan şekerinin normal sınırlarda tutularak diyabetin organlar üzerinde yapacağı olumsuz etkilerin/hasarın önlenmesi ve yaşam kalitesinin iyileştirilmesidir. Diyabet iyi kontrol edilemediğinde, vücuttaki tüm organlara zarar verebilmektedir. Bir yandan kan damarlarının yapısını bozarak göz, böbrek ve sinirleri etkilemekte; diğer yandan kalp hastalığı veya inme nedeniyle de erken ölümlere neden olabilmektedir. Diyabet, körlük, böbrek yetersizliği, bunama ve ayak sorunlarının en önemli nedenlerinden biridir. Kan şekerinin normal sınırlarda tutulması, hastalığa bağlı diğer sorunların ortaya çıkmasını önleyebilir veya en azından geciktirir.

Daha Önce Diyabet Tanısı Almış Hastalar
Tanısı olan her diyabetlinin 3 ayda bir olmak üzere yılda 4 kez herhangi bir sağlık sorunu olmasa da aile hekimine veya takipli olduğu Dahiliye veya Endokrinoloji Kliniği’ne başvurması önerilir.
Diyabetli bireyler için sağlıklı yaşamanın dört altın kuralı vardır:
1. Sağlıklı beslenme
2. Yeterli ve düzenli fiziksel aktivite
3. Tıbbi bakım ve kendi kendine kontrol
4. Dengeli ve düzenli sosyal yaşam
Diyabet Tedavisinin Bileşenleri
Hastalığın en önemli tedavi bileşeni, sağlıklı yaşam tarzının oluşturulmasıdır (sağlıklı davranışların kazanılması). Sağlıklı yaşam tarzının oluşturulması için; sağlıklı beslenmek, fiziksel aktivitenin artırılması, ideal vücut ağırlığının korunması, sigaranın ve alkolün kullanılmaması temeldir. Önemli bir bileşen de ilaç tedavisidir. Bunlar ağızdan alınan şeker düşürücü ilaçlar, insülin ve insülin dışı ilaçlardır. Tedavi, bireye özgü planlanmalıdır. Bu tedavi bileşenlerinin diyabetli birey tarafından başarıyla uygulanabilmesi için diyabet eğitimi gereklidir. Eğitim, diyabetli bireyin bilinçlenmesini sağlar. Diyabet eğitimi alan bireyler diyabet kontrollerini sağlamada daha başarılıdır. Bu nedenle tüm diyabetlilerin diyabet eğitimi alması önerilmektedir. Diyabet eğitimi, sadece diyabetli için değil, aynı zamanda diyabetlinin ailesini de kapsamalıdır.
Tip 2 Diyabette Tıbbi Beslenme Tedavisi İlkeleri
• Şeker, kan basıncı ve lipid düzeyleri için hedef değerlere odaklanılır.
• Birey, fazla kilolu veya obez ise ayda 2-3 kg verecek şekilde beslenme planı diyetisyen eşliğinde hazırlanmalıdır.
• Yağ tüketimi azaltılır.
• Besin seçimi sağlıklı beslenme ilkelerine göre belirlenir.
• Ana ve ara öğünlerde tüketilecek karbonhidrat miktarı saptanır, karbonhidrat tüketiminin günden güne benzer miktarda olması önerilir.
• Fiziksel aktivite artırılır.
• Kan şekeri, HbA1c, kan basıncı ve kan lipid düzeyleri izlenir.
Vücut Ağırlığının Kontrolü
Tip 2 diyabetli bireylerin %85-90’ı obezdir. Fazla kilolu veya obez diyabetlilerin vücut yağ dokusunun azalması, kan şekeri düzeylerini olumlu yönde etkiler. Tip 2 diyabette pankreas insülin üretir ancak vücut ağırlığındaki fazlalık, vücut hücrelerinin ve dokuların insülini kullanmasını önler. Buna ‘İnsülin Direnci’ denir. Sonuçta kan şekeri yükselir. Vücut ağırlığının azalması sonucunda hücre ve dokular insülini kullanmaya başlar ve kan şekeri kontrol altına alınabilir. Ayrıca yağ dokusunun azalması, kan yağlarını ve kan basıncını olumlu yönde etkiler. Obez diyabetli bireylerde 6 ayda %10 ağırlık kaybı sağlanması hedeflenir. Örneğin 90 kg olan bir diyabetlinin 6 ayda 9 kg vermesi, diğer bir ifade ile ayda 1.5 kg vermesi hedeflenir. Yağ tüketiminin azaltılması, sebze-meyve tüketiminin artırılması, öğünlerin düzenli olarak alınması ve fiziksel aktivitenin artırılması kilo kaybını destekler.
Koruyucu Ayak Bakımı
Diyabetlilerin uymaları beklenen ayak bakımının aşamaları şu şekildedir:
1. Ayaklarınızı her gün ılık su ile yıkayıp kurulayınız.
2. Parmak aralarını özellikle kurulayınız. Unutmayın ki ıslak kaldığında parmak aralarında kolayca mantar infeksiyonu gelişecektir.
3. Ayaklarınızı yıkayacağınız suyun sıcaklığını dirseğinizle kontrol ediniz. Aşırı sıcaklık cildinizde kolayca yanıklara neden olabilir. Özellikle his kusuru olan diyabetliler bu konuya daha çok özen göstermelidir.
4. Ayaklarınızı nemlendirici bir krem ile nemlendiriniz. Ancak bunu parmak aralarınıza uygulamayınız.
5. Ayaklarınızın muayenesini günlük olarak yapınız. Muayenede ayak sırtını, parmak aralarını ve ayak tabanını görmelisiniz. Gerekirse ayak tabanını görmek için ayna da kullanabilirsiniz. Görme sorununuz varsa bir yakınızdan bu konuda yardım isteyiniz.
6. Muayene sırasında morluk, kızarıklık, siyahlık, şişlik, kanama, akıntı, kabarcık, gibi olağan dışı bir durumla karşılaştığınızda hemen doktorunuza/Diyabet hemşirenize haber veriniz.
7. Fark ettiğiniz nasırlar için nasır ilacı, nasır bantları vb. kullanmayınız. Nasırlarınızı hiçbir koşulda kendiniz kesmeye çalışmayınız.
8. Ayaklarınıza ponza taşı kullanmayınız. Bu konudaki yakınmalarınıza bir uzmandan destek isteyiniz.
9. Tırnaklarınızı banyodan sonra yumuşakken kesmeye çalışınız. Tırnaklar düz kenarlı olarak kesilmelidir. Derin kesmekten kaçınmaya çalışınız. Görme sorununuz varsa bir yakınınızdan tırnaklarınızı kesmesini isteyiniz.
10. Ayaklarınız üşüyor ise ısı kaynaklarına (soba, kalorifer, ısıtıcı vb.) yaklaştırmayınız. Isınmak için ısıtıcılar yerine kalın çorap, patik, vb. kullanınız.
11. Yere ayakkabısız veya terliksiz basmayınız. Kumsalda yürürken mutlaka uygun terlik kullanınız, denize girerken deniz ayakkabısı kullanınız. Parmak arası terlik kullanmayınız, arkası kapalı yumuşak terlikleri tercih ediniz.
12. Ayakkabınızın taban genişliği ile ayak tabanınız aynı genişlikte olmalıdır. Ayakkabınızın derinliği gerektiğinden 1 cm daha fazla ve burun kısmı geniş olmalıdır. Ayakkabılarınızı öğlen saatlerinde satın alınız. Bu konuda amaca uygun diyabet ayakkabılarının satışı da yapılmaktadır. Ayakkabılarınız çok uzun ve çok ince topuklu ya da topuksuz olmamalıdır.
13. Ayakkabılarınızı giymeden önce silkeleyiniz. Tabanlığını, astarını elinizle kontrol ediniz. Kıvrılmış veya bozulmuş ise değiştiriniz.
14. Yeni aldığınız ayakkabıyı önce evde aralıklarla deneyiniz. Ayaklarınızda şekil bozukluğu varsa ayağınıza uygun özel ayakkabı yaptırınız.
15. Sentetik çoraplar yerine pamuklu veya yünlü, burunları dikişsiz, bilek kısımları sıkı olmayan ve mümkünse açık renk çorapları tercih ediniz. Çoraplarınızı günlük olarak değiştiriniz. 16. Çorabınız kalın ise ayakkabınızı bağcıklı ve geniş tercih ediniz. Gerektiğinde bağcıklarını gevşetebilmelisiniz.
17. Ayakkabılarınızın altı dışarıdan yabancı madde batmalarını engelleyebilecek malzemeden olmalıdır.
DİYABETLİ BİREYLER İÇİN ÖNEMLİ MESAJLAR
• Diyabet yaşam boyu süren bir hastalık olduğu için diyabetlilerin düzenli olarak mümkünse aynı merkezde takip edilmesi çok önemlidir. Düzenli kontrollerin önemi konusunda hasta bilgilendirilmelidir.
• Diyabetli birey hastalığa uyum sürecinde psikiyatri uzmanı veya psikoloğa gereksinim duyabilir.
• Diyabetli bireyin kilo kontrolü, kan basıncı ve kan şekeri takibi diyabet yönetiminde önemli izleme kriterleridir.
• Diyabetli birey hastalık durumlarında yapacağı basit ama önemli bazı uygulamaları, ağız ve diş sağlığı, cilt bakımı, ayak bakımı konularında temel öz bakım becerilerini öğrenmelidir.
• Önerilen aşıları yaptırmalıdır.
• Sigara ve alkol tüketmemeye dikkat etmelidir.”

 

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Tema Tasarım | Osgaka.com